Portakal Fidanı 100-120
282,02 TL
Stok Kodu
ys_2244
Fiyat
261,13 TL + KDV
34,25 TL den başlayan taksitlerle!!
portakal fidanı meyve verir durumda poşet içinde 100-120 cm boyunda
Ülkemiz, ekolojik koşulların uygunluğu nedeniyle, bazı tropik meyveler dışındaki tüm
meyvelerin ekonomik olarak üretilebildiği nadir ülkeler arasındadır. Özellikle, ülkemizin üç
tarafının denizlerle çevrili olması, çok çeşitli meyve türlerinin yetiştirilmesinde etkili
olmaktadır. Akdeniz ve Ege Bölgeleri ve Doğu Karadeniz Bölgesinde Rize sahil şeridi
boyunca tüm turunçgil türleri yetiştirilmektedir.
Dünyada portakal üretimi, son on yılda % 30 artarak, özellikle işlenmiş portakal
ürünlerine yönelinmiştir. Bu durumda Brezilya ve ABD önde gelmektedir. Meksika, Çin,
Hindistan ve İran gibi önceden yalnızca tüketici olan ülkeler, üretici konumuna geçmiştir.
Akdeniz Havzasındaki ülkeler, önemini devam ettirmekle birlikte, son yıllarda kayda değer
bir gelişme sağlanamamıştır. Akdeniz narenciye üreticisi ülkeler arasında, portakal
üretiminde de önde gelen ülke, İspanya’dır.
Portakallar (Citrus sinensis L. Osbeck) orijinini Kuzey Doğu Hindistan ve merkezi
Çin’den almıştır. Orta derecede dona dayanımı, geniş iklim şartlarına uyum sağlayabilmesi
ve çok sayıda çeşide sahip olması portakalın pek çok yetiştirme bölgesine yayılmasını
sağlamıştır. Portakallar morfolojik özellikleri, kimyasal bileşimi bakımından; yuvarlak
portakallar, kan portakalları, göbekli portakallar ve tatlı (asitsiz) portakallar olarak gruplara
ayrılır.
Genel İstekleri
Portakal yetiştiriciliği, ülkemizde tüm narenciyenin yarısını teşkil ettiğinden harcanan
emek-sermaye ve zamanın boşa gitmemesi için; ekoloji, bahçe planlaması ve çeşit seçimi
gibi konular çok iyi irdelenmelidir. Bir portakal bahçesinin planlanmasında birinci adım
çevreyle ilgili özelliklerin tespitidir.
1.1.3.1. Toprak İsteği
Dikimden önce arazinin toprağı, mutlaka analiz ettirilmelidir. Turunçgil bahçesi tesis
edilecek yerin toprak derinliği en az 1.5-2 m olmalıdır. Turunçgil yetiştiriciliğinde üzerinde
durulacak esas konu, toprağın havalanan bir yapıya sahip olmasıdır; çünkü turunçgil kökleri
yüksek oranda oksijen ister ve havasızlığa çok duyarlı olup boğulma tepkisi gösterir. Bu
sebeple toprak, havalanan-süzek bir karakter taşımalıdır.
Portakalların etkili kök derinliği 30-90 cm’dir. Toprağın havalanma miktarı düştükçe
kökler toprak yüzeyine doğru çıkar. Portakal kökleri yatay olarak çok elverişli toprak
koşulları ve anaçlara bağlı olarak 7,5 m uzaklığa kadar yayılabilir.
Portakallar için uygun topraklar; hafif ve orta ağır yapıda, iyi drene olabilen, gevşek
ve iyi havalanabilen, kumlu, kumlu-tınlı, tınlı, killi tınlı yapıdaki topraklardır. Bunlar
içerisinde, süzek ve iyi havalanabilen kumlu-tınlı topraklar ise en uygun olanıdır; taban suyu
yüksek olan toprakları hiç sevmez. Böyle yerlerde, mutlaka drenaj yapılmalıdır. Ağır bünyeli
ve fazla kireçli topraklar da turunçgiller için tercih edilmez.
Taban suyu seviyesi 1,5-2 m’nin altında orta bünyeli (kumlu-tınlı, killi-tınlı), gevşek,
zengin, havadar, yapıda, su geçirgenliği iyi olan topraklar portakallar için uygundur. Ayrıca
toprak pH’nın 5,5-6 olması idealdir. Ağaçlarda emici köklerin %85–90 kadarı toprağın 0-90
cm’lik katmanında bulunur. Genel olarak saçak kökler 5-120 cm’de bulunur. Dikim öncesi
en az 120 cm’ye kadar toprak örneği alınmalı ve sonucuna bakılarak uygunsa bahçe tesis
edilmelidir. Eğim %3 ve daha fazla ise teraslama yapılabilir. Topraktaki kireç miktarına
mutlaka bakılmalı; çünkü kireç oranının %5’in üzerinde olması P, Fe gibi elementlerin
alımını büyük oranda etkilemektedir.
Bunun yanısıra bahçe kurulacak toprağın fiziksel nitelikleri aşağıdaki gibi olmalıdır:
pH hafif asit veya nötr; yoksa hafif alkali olmalıdır.
Kil oranı %20’yi kesinlikle geçmemelidir. Kum oranı %50 civarında olması
istenir. Tın oranı %20 civarında olmalıdır.
Toprağın geçirgenliği 10-20 cm/saat olmalıdır. Bu değer fazla olursa toprak çok
süzek olacağından besin maddeleri ve gübre yıkanmak suretiyle akar gider.
Toprağın içerdeği boşluk-gözenek çok önemlidir. Topraktaki gözenek oranı
hiçbir zaman %10’un altına düşmemelidir. Düşük ise havalanamaz, elverişli
değildir.
Portakallar için topraktaki tuz miktarı %0,30’u geçmemelidir. Ayrıca yanlış
sulama ve drenajsızlık tuzluluğu teşvik eder.14
1.1.3.2. İklim İsteği
Portakallar ülkemizde genellikle Akdeniz ve Güney Ege bölgelerindeki, iklim
şartlarının uygun olduğu yörelerde yetiştirilir. İklim faktörleri denildiğinde temelde sıcaklık
anlaşılmaktadır. Portakalların yayılma alanını en sınırlayıcı etmen düşük sıcaklıklardır.
Düşük sıcaklıklar portakallarda meyve verimliliği ve kalitesini birinci dercede etkileyen
iklim faktörleridir. Yetiştiriciliğini sınırlayan en önemli iklim olayı, düşük sıcaklıklardır
(don). Türlerin düşük sıcaklıklara dayanıklıkları farklılıklar gösterir. Portakal -2°C altında
zarar görür. Zararın şiddeti don olayının süresine bağlıdır. Uzun sürerse zararı da artar.
İkinci önemli iklim faktörü, rüzgârdır. Rüzgâr hem şiddetiyle (ağaçların kırılması,
meyve dökümü, ağaç kollarının bir birine sürterek yaralanmalar)
Portakallarda zorunlu dinlenme yoktur. Çevre koşulları elverişli olduğu sürece
büyüme sürer. Fakat subtropiklerde gelişme dönemleri söz konusudur ve büyüme çift
sigmoid bir eğri izler.
Ekoloji tespitinde sıcaklık durumunu belirlerken soğuk akışını göz önününde
bulundurmamız gerekmektedir; çünkü İç Anadolu’dan Akdeniz’e doğru daima bir soğuk
hava akımı söz konusudur. Bu akış boylu boyunca uzanan Toros Dağları tarafından
engellenmektedir.
Dağların soğuk akışını engelleyişi kademeli bir engelleme olup ovanın sahile yakın
kesimleri ile soğuk havanın biriktiği bölgeler, turunçgil yetiştiriciliği açısından risk
taşımaktadır.15
1.1.4. Üretimi
Fidan üretiminde kullanılacak tohumlar, mutlaka virüs ve virüs benzeri hastalıklardan
temiz olduğu bilinen ağaçlardan alınmalıdır. Tohum üretiminde kullanılacak meyveler ağaç
üzerinden hasat edilmeli, yere düşmüş meyveler tohum üretiminde kullanılmamalıdır; çünkü
meyvelerin dolayısıyla tohumların mantari hastalıklarla bulaşması söz konusudur.
Üç yapraklı (Poncirus trifoliata): Subtropik koşullarda yaprağını döken bir anaçtır.
Önemli özelliklerinden biri soğuğa dayanıklı olmasıdır; ancak, sıcak iklimlerde soğuğa
hassastır. Kök sistemi nispeten küçük olup ağır-killi topraklara uyum sağlayabilmektedir.
Phytophthora’ya dayanıklı, uçkurutan, Tristeza (göçüren), Xyloporosis (gözenek), Psorosis
(kavlama) hastalıklarına karşı toleranttır. Nematodlara, kirece ve tuza karşı duyarlıdır.
Mekanik yolla taşınan Exocortis (cüceleşme) hastalığına çok duyarlı olduğundan özellikle
budama aletleri iyi dezenfekte edilmelidir.
Üç yapraklı, üzerine aşılı ağacı erken meyveye yatırır ve meyve kalitesini olumlu
yönde etkiler. Özellikle Eureka grubu limonlar (ör. kütdiken) ve laymlar dışındaki tür ve
çeşitlerle genellikle iyi uyuşma gösterir.
Türkiye’de nemli olan Doğu Karadeniz’de ve az miktarda Finike-Kumluca
civarlarında kullanılır. Dünyada Brezilya, Akdeniz çevresi, Avustralya, Uzakdoğu (özellikle
Japonya’da Satsuma mandalina için) ve A.B.D.’de kullanılmaktadır.
Üç Yapraklı (Poncirus trifoliata) Anacın Genel Özellikleri
Kış soğuklarına en çok dayanan anaçtır.
Kök boğazı çürüklüğüne dayanıklıdır.
Akdeniz iklim kuşağında sorunları vardır. Daha çok Karadeniz ve Ege kıyı
şeridinde yaygındır.
Erken verim alınmasını sağlar.
Cüceleşme hariç diğer virüs hastalıklarına dayanıklıdır.
Kireçli ve tuzlu topraklara dayanamaz, kloroz başlar. Nematod’a da duyarlıdır.
Portakal için uygun bir anaçtır.
Bodurlaştırma özelliği vardır.
Turunçgil yetiştiriciliğinde anaç seçiminde anacın özellikleri yanında yetiştirilecek tür
ve çeşit, iklim ve toprak şartları, hastalıklar göz önünde bulundurulmalı ve seçim dikkatli
yapılmalıdır.
1.2. Bahçe Tesisi
1.2.1. Portakal Bahçesi Yerinin Seçimi
Çok yıllık kültür bitkilerinin yetiştiriciliğinde gelecek 10-15 yılı kapsayan analizlere
göre tesis kurulması uygundur.25
Portakal bahçesi tesis edilecek yerin seçiminde, yetiştirilecek tür ve çeşit için en
yüksek ve en düşük sıcaklıklar düşünülmelidir. Bahçe tesis edilecek yerin rüzgâr zararına
karşı korunaklı olmasına dikkat edilmelidir. Bahçe iç drenaja sahip olmalı ve bahçede
yeterince derin ve verimli, yeksenak bir toprak bulunmalıdır. Ayrıca bahçede sulama için
yeter miktarda ve iyi kalitede su kullanılmalıdır. Bahçe tesisi için seçilen alan donlara sıkça
maruz kalmamalıdır. Bahçenin en az on yıllık iklim kayıtları gözden kaçırılmalıdır. Don gölü
oluşumuna uygun çukur ve alçak araziler ile vadi tabanlarında bahçe tesisinden
kaçınılmalıdır. Fazla yağış alan alçak arazilerde ise suyun drene edilebilme olanakları iyi
araştırılmalıdır.
1.2.2. Portakal Bahçe Tesisi
Fide Temini
Portakal yetiştiriciliği için öncelikle, kaliteli fidan üretimi veya temini gerekir. Ticari
turunçgil fidan yetiştiriciliğinde en çok kullanılan yöntem, çöğür anaçları üzerine istenilen
çeşidi göz aşısı ile aşılamaktır. Portakal ağaçlarından bol verim alınabilmesi için; bahçe
tesisinde virüs ve virüs benzeri hastalıklardan temiz, anaç-kalem uyuşması iyi,
nematodlardan ari, adına doğru, bir örnek ve hızlı gelişme gösteren sağlıklı fidanların
kullanılması gereklidir.
Toprağın Hazırlanması
Öncelikle tarlanın tesfiyesi yapılmalı ve pulluk tabanı olarak anılan sert kısım
mutlaka patlatılmalıdır. En iyi patlatma zamanı toprağın kuru olduğu eylül ayıdır.
Tesfiye ve patlatması yapılmış toprağın dikimden önce ocak - şubat aylarında uygun
bir herbisit ile ilaçlanması, bahçe tesisinden sonra sorun yaratan yabancı otlara karşı alınan
tedbirlerin başında gelir.
Dikim Çukurlarının Açılması
Geniş bahçelerin tesisinde çukurlar burgu ile açılmalıdır. Fakat burgu ile çukur
açarken yaş ve ağır yapılı topraklarda, çukurun yan duvarlarında kaymak tabakası oluşur.
Bel veya kürek ile bu sert tabaka alınmalıdır. Küçük alanlarda kazma ve kürek ile çukur
açımı en yaygın yöntemdir.
Seçilen türün ve çeşidin ağaç büyüklüğüne, arazinin eğimine ve uygulanacak kültürel
işlemler düşünülerek dikim yapılacak yerlerde ölçüm yapılarak fidan dikilecek sıralar
oluşturulup dikim yerleri tespit edilir. Dikim için iki fidan arasının portakal türlerine göre
değişmekle beraber 7x7m veya 8x8m olması uygundur. Çukurların açılmasında değişik
teknikler kullanılmasına karşın en uygunu kürek ve bel ile açılmasıdır. Çukurlarda 35- 40 cm
çap ve 35 - 40 cm derinlik yeterlidir.
Turunçgillerde dikilecek alan önce tesviye edilir, fidan yerleri belirlenir. Kare,
dikdörtgen ya da üçgen dikim yapılabilir. Fidanlar 60x60 cm çapında, 40–50 cm
derinliğinde bir çukur açılarak bir dikim tahtası yardımıyla dikilir. Kazık kök kesilir.
Makaslar, seyreltilmiş Hypo ile temizlenmelidir. Dikim çukuruna 8–10 kg ahır gübresi
konulabilir. Dikim sonrasında, fidan başına 30–40 litre can suyu verilmeli, fidan iyice
tutuncaya kadar 10 günde bir sulanmalıdır. Güneşten korumak amacıyla, fidan gövdeleri
kireç, tutkallı saman veya bezle kapanmalıdır.27
Ülkemizde uygun dikim zamanı ilkbahar dönemidir. Şubat ortalarından nisan
sonlarına kadar, dikime devam edilebilir. Dikimden önce, fidanlarda budama yapılmalıdır.
Fidanların tutması ve gelişmesi için polietilen torbalarda yetiştirilen fidanlarda da, dikim
budaması uygulanmalıdır. Polietilen torbalardaki fidanlar, genellikle gölge evlerinde ve
seralarda yetiştirildiklerinden; dikimden önce, topluca 10-15 gün süreyle, güneş altında
bekletilmelidir. Köklerin temizlenmesinden sonra fidan taşla doldurulmuş toprak üzerine
konularak dikim yapılır. Turunçgil bitkisi derin dikilmemelidir.
Dikim Sonrası Yapılacak İşler
Fidanlar iyice tutuncaya kadar toprak tipine göre 10-15 günde bir sulanmalıdır.
Fidanın dikiminden sonra dengeli ve sağlam bir taç oluşturmak amacıyla 60 cm’den tepe
kesimi yapılmalıdır. Aşı noktası ile kesim yeri arasındaki mesafe 5-6 cm olmalıdır.
Genç fidanların gövdeleri, güneşin zararından korumak amacıyla gazete kağıdı veya
kalın kağıtla sarılmalıdır. Fidan büyüdükçe kâğıt yerine kireç badanası yapılmalıdır. Yalnız
kireç tek başına kullanıldığında çabuk yıkanan ve dökülen bir maddedir. Bunun için kirecin
içerisine az miktarda beyaz tutkal karıştırılmalıdır.
Sık aralıklarla dikilmiş eski bahçelerden, yeterli miktarda ve kaliteli meyve elde etmek
için, ağaçların mutlaka seyreltilmesi gerekir. Bu suretle, her türlü bakım işlemi de kolay
uygulanabilir hale gelecektir. Seyreltme, verilen plana uygun olarak, köşegen doğrultusunda
yapılmalıdır.
Turunçgil Bahçesi Kurulurken;
Toprak yapısı uygun olmalıdır. Çeşitlerin toleransları kirece karşı farklı olabilir. Arazi,
çukur ve don tehlikeli olmamalıdır.
Taban suyu 1,5 m’nin altında olmalıdır.
Sürekli ve hâkim rüzgâr varsa mutlaka rüzgâr kıran tesis edilmelidir.
Yüksek nispi nem olmalıdır; çünkü meyve kalitesi artar, usare miktarı yüksek olur..
Nemin az olması haziran-temmuz aylarında küçük meyve dökümüne neden olabilir.
Mümkünse (Özellikle kış ve ilkbahar donları yaşanan bölgelerde) bahçeler güney
yamaçlara tesis edilmelidir.
Turunçgil fidanlarının dikim aralıkları, tüm çeşitler dâhil taç büyüklüğüne göre
değişmektedir. Limon ve altıntopların 7x7m (20 adet/da.), Portakal ve geniş taç yapan
mandalinaların 5x5 m veya 4x6 m (40–42 adet/da), küçük taç yapan mandarinlerin ise 4x3 m
(83 adet/da.) aralıkla dikilmesi uygundur.
Bazı turunçgil çeşitlerinde kendine uyumsuzluk ve tozlayıcı gereksinimi vardır.
Örneğin, Minneola Tanjelo, Robinson ve Nova çeşitleri tozlayıcı istemektedir. Fremont, Lee
çeşidi bu amaçla kullanılabilir.
Fidanlar sertifikalı olmalıdır. Virüs ve virüs benzeri hastalıklardan ari ve nematodla
bulaşık olmamalıdır.
Bahçe tesis edilmeden önce yaz aylarında (temmuz, ağustos, eylülde) dipkazan ile
patlatmalıdır
Zararlılar
Portakalda görülen zararlılar aşağıdaki gibidir. (Ayrıntılı bilgi limon yetiştiriciliği
modülünde verilmiştir.)
Kırmızı kabuklu bit
Yıldız koşnili
Limon çiçek güvesi
Harnup güvesi
Akdeniz meyve sineği
Beyazsinek
Yaprak biti
Empoasca
Unlu bit
Pas böcüsü
Tomurcuk akarı
Kırmızı örümcek
Yaprak galeri güvesi
Turunçgil nulu biti
2.2.4. Hastalıklar
Portakalda görülen hastalıklar aşağıdaki gibidir. (Ayrıntılı bilgi limon yetiştiriciliği
modülünde verilmiştir.)
Turunçgillerde uçkurutan hastalığı(Phoma tracheiphila)
Turunçgil meyvelerinde kahverengi çürüklük ve gövde zamklanma
hastalığı(Phytophthora citrophthora)
Turunçgil dal yanıklığı(Pseudomonas syringae pv.syringae)
Turunçgil meyvelerinde yeşil küf(Penicillium digitatum)
Turunçgil meyvelerinde mavi küf(Penicillium italicum)
Turunçgillerde Alternaria yanıklık hastalığı(Alternaria citri)
Turunçgillerde palamutlaşma hastalığı(Spiroplasma citri)
Turunçgil göçüren hastalığı(Tristeza)
Turunçgil yaprak kıvırcıklık virüs hastalığı(Crinkyl-leaf virus)
.Gübre Çeşitleri
a. Organik Gübreler
Organik gübreler, yapılarında bitki besin maddelerini organik bileşikler olarak
bulunduran gübrelerdir. Organik gübrelerin hayvan gübresi, yeşil gübre, kemik unu, kan
tozu, boynuz ve tırnak tozu gibi çeşitleri vardır. Organik madde kaynağı olarak en çok ahır
gübresi ve yeşil gübre kullanılmaktadır.
b. İnorganik Gübreleme
Gübreler içerisinde en sıklıkla kullanılan tür ticaret gübreleridir. Gübre bayilerinde
satılan ticaret gübreleri, bileşimlerinde bir veya birden fazla bitki besin maddesini bir arada
bulundurur. İşletme gübrelerinden farklı olarak yüksek miktarda bitki besin maddesi içerir ve
suda kolayca çözünür.42
Turunçgillerde Görülen Bitki Besin Elementleri Noksanlıkları
Azot Noksanlığı
Gübreleme Şekilleri
Gübre toprağa, banda verme, serpme, üstten veya yandan gübreleme, püskürtme,
damla sulama şekillerinden hangisi uygunsa o şekilde verilir. Gübreyi yukarda belirtilen
şekillerden biri ile uyguluyorsak uygulamaya geçmeden önce ne miktarda verileceğinin
belirlenmesi önemli bir konudur
Gübrenin az veya fazla verilmesinin pek yararı olmayacağının da bilinmesi gerekir. En
uygun gübre türüne ve miktarına karar verebilmek için, mutlaka ekilecek bahçeden toprak
örneği alınmalı ve tahlil yaptırılmalıdır.
Fotoğraf 2.10: Sulama suyu ile gübre uygulaması
2.4. Budama ve Destek Sağlama
Tüm turunçgiller gibi potakal ağaçlarına da şekil ve ürün budamaları uygulanır ve
genellikle ağaçlara kase şekli verilir. Şekil budamasına, ağaçların ürün vermesiyle başlanır.
Turunçgillerin budanması ustalık isteyen bir iştir. Budamanın, ağaçları iyi tanıyan kişiler
tarafından yapılması olumlu sonuçlar verir. Portakal ağaçlarında kurumuş, ezilmiş, kırılmış,
hastalanmış, yaralanmış, berelenmiş ve yaşlanmış dallar kesilip çıkarılmalıdır; ayrıca obur
dalların kesilip ayıklanması da gerekir.44
Portakallarda Budama Zamanı
Portakallarda budamanın en uygun olduğu zaman ilkbahar don tehlikesinin geçtiği ve
ilkbahar sürgünlerinin başlamadığı dönemdir. Uçkurutan hastalığının etmeni 180C’nin
altında çok etkili, 300C’nin üzerinde etkili değildir. Burada maksat, budama yapıldığı zaman
uçkurutan etmeninin olmadığı ve yapılan kesimlerden sonra gözlerin uyanmayacağı bir
zaman dilimini yakalamaktır. Bu zaman ülkemiz için ekim ayı sonu kasım başı gibidir.
Budamadan hemen sonra sürgün sürmeden kışa girilmiş olur. Uçkurutan hastalığı gibi özel
durumlar hariç olmak üzere, budama ağaçta meyve olmadığı veya toplandıktan sonra
yapılmalıdır. Eğer ağaçlar periyodisite gösteriyorsa meyvenin yok yılında budama
yapılmalıdır. Ağaçta gövdeden çıkan obur dallar her zaman alınmalı ve bunların büyümesine
izin verilmemelidir. (Budama ile ilgili diğer bilgiler Limon yetiştiriciliği modülünde
verilmiştir.)
Destek sağlama genellikle yeni tesis edilen bahçelerde genç portakal fidanlarının
rüzgar ve etkilerinden dolayı devrilmesini önlemek amacıyla hereklere bağlama şeklinde
yapılır.
2.5. Yardımcı Kültürel İşlemler
2.5.1.Hormon uygulaması;
Turunçgillerde bitki gelişmesini düzenleyiciler (hormonlar) genellikle; meyve
tutumunun artırılması amacıyla kullanılır. Bununla birlikte, bazı çekirdeksiz çeşitlerde
haziran dökümü ve hasat önü dökümlerinin azaltılması için de kullanılabilir. Bunun için
resmi kuruluşlardaki uzmanlara başvurulmalıdır; aksi halde, beklenilen amacın tam tersi bir
tepki elde edilebilir.
2.5.2.Toprak işleme;
Tüm turunçgiller gibi, mandalina ağaçlarının da çok derinlere inen kökleri vardır ama,
köklerinin %90'ı, 0-90 cm derinlikteki yüzlek topraklardadır; bu nedenle toprak işlemesi 10
cm derinliğe kadar yapılmalı ve ağacın köklerine zarar verilmemelidir. Bahçemizin, yılda 4
kez, ilkbahar ve yaz mevsimlerinde 15-20 gün aralarla çapalanması yeterli ve yararlı
olacaktır. Yabani ot temizliği, böyle çapalamalarla olabileceği gibi, herbisit (ot öldürücü)
ilaçlarla da yapılabilir.45
UYGULAMA FAALİYETİ
İşlem Basamakları Öneriler
Portakal bahçesine gidiniz.
Ağaçları dikkatlice inceleyiniz.
Hastalık ve zararlı olup olmadığını
belirleyiniz (Gerektiğinde uzman
kuruluşlardan yardım alınız.).
Hastalık veya zararlıya uygun ilacı
hazırlayınız.
İlaçlama zamanını ayarlayınız.
İlaçlama yapınız.
Kontrolleri zamanında yapınız.
İncelemeyi yaparken dikkatli olunuz.
Doğru teşhis yapınız.
İlaç hazırlığında dikkatli ve titiz
olunuz.
Önerilen zamanlarda ilaçlama
yapınız.
İlaçlama yaparken sağlık kurallarına
uymaya dikkat ediniz.
UYGULAMA FAALİYETİ46
ÖLÇME VE DEĞERLENDİRME
Aşağıda verilen değerlendirme sorularını cevaplandırarak faaliyete ilişkin bilgilerinizi
ölçünüz.
ÖLÇME SORULARI
Aşağıdaki ifadelerin doğru olanına D yanlış olanına Y yazınız
1. ( )Tam gelişmiş ağaçlarda 100–200 litre su verilmesi gerekmektedir.
2. ( )Entegre mücadelenin ana hedeflerinden biri de bahçelerin periyodik olarak
kontrol edilmesidir.
3. ( )Rüzgârlı havada ilaçlama yapmak zorundaysak rüzgâra karşı ilaçlama
yapmalıyız.
4. ( )Uçkurutana karşı dolu, don ve fırtınadan sonra bakırlı ilaçlama yapmalıyız.
5. ( )Bahçe tesisi yaparken derin dikim yapmalıyız.
6. ( )Yabancı otlanmayı azaltmak için karıkla sulamayı tercih etmeliyiz.
7. ( )Gübrenin uygun zamanda verilmesi verimi artırır.
8. ( )Portakal ağaçlarının gübrelenmesi depolama kayıplarını artırır.
9. ( )Ahır gübresi bir inorganik gübredir.
10.( )Budama ile portakallar ağaçlarının güneş ışığından iyi bir şekilde faydalanması
sağlanmış olur.
11.( )Verim budaması; yaşlanmış, verimden düşmüş ağaçların kalın dallarını kısaltmak
suretiyle, yeni sürgün ve meyve dalı oluşturmaya yönelik bir budamadır.
DEĞERLENDİRME
Cevaplarınızı kontrol ediniz. Hatalı yanıtlarınız için konuyu tekrar ediniz. Tamamen
doğru ise değerlendirme ölçeğine geçiniz.
ÖLÇME VE DEĞERLENDİRME47
UYGULAMALI TEST
Uygulama faaliyetinde kazandığınız bilgi ve beceriler doğrultusunda portakal
bitkisinde hastalık ve zararlılarla mücadele uygulaması yapınız. Yapmış olduğunuz
çalışmayı aşağıdaki kriterlere göre değerlendiriniz
DEĞERLENDİRME ÖLÇEĞİ
Değerlendirme Ölçütleri Evet Hayır
1.Portakal bahçesini düzenli aralıklarla kontrol ettiniz mi?
2.Ağaçları dikkatlice incelediniz mi?
3.Hastalık veya zararlıyı doğru teşhis ettiniz mi?
4.Teşhisinize uygun ilacı seçtiniz mi?
5.İlacı kurallara uygun olarak hazırladınız mı?
6.İlaçlamayı zamanında ve tekniğine uygun olarak yaptınız mı?
DEĞERLENDİRME
Cevaplarınızı cevap anahtarı ile karşılaştırınız ve doğru cevap sayısını belirleyerek
kendinizi değerlendiriniz.
Hatalı yanıtlar için bilgi konularını tekrar ediniz. Tüm yanıtlar doğru ise bir sonraki
öğrenme faaliyetine geçiniz.48
ÖĞRENME FAALİYETİ–3
Tekniğine uygun olarak meyvelerin hasadını yapabileceksiniz.
Portakal bahçesinin hasad zamanı hakkında araştırma yapınız.
Portakalları nasıl tükettiğimiz hakkında bilgi toplayınız.
Turunçgillerin (portakal-mandalina-limon) depoloma şartlarını karşılaştırınız.
3. HASAT İŞLEMLERİ
Bir portakal meyvesinin pazarda paraya dönüşmesi için hasat, sınıflama, paketleme,
depolama ve pazara nakliyesi gibi aşamalardan geçmesi gerekmektedir. Söz konusu her
kademe bilgi ve beceriyi gerektirir. Birbirini izleyen bu kademelerin birinde yapılacak hata
sonraki kademelerde telafi edilmez. Üreticilerde büyük maddi kayıplara neden olur. Bu
nedenle üreticilerin ve işletme sahiplerinin gerekli bilgiyle donatılmaları ve çalışmalarında
gerekli dikkat ve titizliği göstermeleri gerekmektedir.
3.1. Hasat Zamanı
Portakal hasadına, meyve çeşitlerinin olgunlaşma dönemine ve meyvelerin
olgunluğuna bakılarak sonbaharın çeşitli zamanlarında başlanır ve türe göre kış ortalarına
kadar devam eder.
Narenciye üretiminde önemli bir yeri olan portakal üretimini etkileyen önemli
faktörler; yeterli miktarda ve kapasitede sınıflama, paketleme ve depolama tesisleri, hasat
zamanı depoda dayanıklılığıdır. Narenciye meyvelerinin yetiştirildikleri bölgeye ve çeşidin
özelliklerine göre ulaştırma şekli ve şartlarına dayanacak ve pazar isteklerini karşılayacak bir
olgunlukta olacak şekilde hasat edilmesi için yetiştiricilerin hasat zamanının tespitinde ve
hasatta gereken dikkati ve titizliği gösterilmesi gereklidir.
Fotoğraf 3.1: Derimi yapılmış değişik portakal meyveleri
ÖĞRENME FAALİYETİ–3
AMAÇ
ARAŞTIRMA49
“Zamanında erken veya daha geç yapılacak hasat; meyve kalitesini düşürür ve
dayanıklılığını azaltır. Hasat mutlaka olgun meyvelerde yapılmalıdır.”
Turunçgillerin en uygun derim zamanının belirlenmesinde kullanılan özellikler
şunlardır:
Suda çözünebilir kuru madde,
Asit miktarı,
Suda çözünebilir kuru madde/Asit miktarı,
Meyve suyu (usare) miktarı (Özellikle limonlarda kullanılır. )
Kabuk rengidir.
Portakallar olgunlaştıktan sonra bir süre daha ağaç üzerinde kalabilir. Fazla
kaldığında; meyvelerde şeker/ asit dengesi bozulur, kalite düşer, puflaşma ve kabuk
kalınlaşması olur. Ayrıca, rüzgâr, dolu, don zararlanmaları ve dökümler olmaktadır. Ağaçta
fazla kalmış meyvelerin depoda dayanması da azalır. Meyvesi geç derilen ağaçlar gelecek yıl
az ürün vermektedir.
Portakallarda uygun derim zamanının çok iyi saptanması gerekmektedir; çünkü erken
derimde kabuk kararmaları, beneklenme gibi bozulmalar görülür, meyve kalitesi düşer. Geç
derimde ise, meyvelerin depoda dayanımı azalır, çürüklük etmenleriyle daha çabuk
zararlanır, meyvelerde kabarma, puflaşma olur ve dökümler görülür.
En uygun derim zamanı tür ve çeşitlere göre değişiklik göstermektedir.
Fotoğraf 3.2: Hasadı gelmiş portakal50
Portakal Çeşitlerine Göre Hasat (Derim) Zamanı
Portakal Çeşidi Hasat Zamanı
Washington Navel Kasım-Aralık
Navelina Ekim Sonu
Navelate Ocak-Nisan
Lanelate Ocak-Nisan
Yafa Ocak-Şubat
Valencia Nisan
Mora Aralık Ortası
Taracco Aralık-Ocak
Şeker Portakal Kasım Başı
Alanya Dilimli Ocak
Sanguinella Ocak
Fukumoto Kasım-Aralık
Cara Cara Kasım-Aralık
Tablı 3.1:Portakal çeşitlerine göre hasat zamanı
““MMeeyyvveeyyüüzzeeyyi
inni
inn¾¾’’üüççeeşşi
iddeehhaassrreennggi
inni
i aal
l ı
ınnccaammeeyyvveel
leerrhhaassaatteeddi
i l
leebbi
i l
l i
irr.
.””
3.2. Yapılışı
Derim (Hasat) zamanı saptandıktan sonra, geriye iki önemli nokta daha kalmaktadır:
Birincisi, portakallların zedelenmesine meydan verilmeden dikkatle toplanması, sınıflanması
ve ambalajı ve ikincisi de, bunların en ucuz şekilde yapılmasıdır.
Fotoğraf 3.3: Portakalların toplanması
Derim sırasındaki dikkat ve özen çok önemlidir. Bu, yalnız meyvenin o andaki
değerini etkilemez; bu sırada meydana gelen yaralanma ve berelenmeler ile bunların
sonucundaki küflenmeler, meyvenin muhafaza süresi üzerinde de geniş ölçüde etkilidir.51
Narenciye meyvelerinde kabuk yağından doğan lekelenmeler ve kararmalar büyük
ekonomik zararlara neden olmaktadır. Kabuk yağı lekeleri, genelde toplamada dikkatsiz ve
kaba muameleden ileri gelmektedir. Bu açıklamalardan da anlaşılacağı gibi portakal hasadı
yapılırken, yumurtaların kırılmaması için gösterilen hassasiyet, portakal hatta tüm turunçgil
hasadında da gösterilmelidir.
Hasatta Dikkat Edilecek Hususlar
1. Hasat temizlenip ilaçlanmış makasla yapılmalı ve meyve saplar uzun
bırakılmaldır.
2. Hasat sırasında, hava açık veya güneşli olmalı, ağaçlar ıslak olmamalıdır.
3. Hasat yapılırken ağaçlara zarar verilmemelidir.
4. Hasada başlarken önce ağaçların etek dallarındaki meyveler toplanmalıdır.
5. Hasat edilen meyvelerin zarar görmemesi için, toplama kaplarının içleri
düzgün olmalı veya gerekli önlemler alınmalıdır.
6. Hasat edilen meyvelerden bereli ve hastalıklı olanları ayıklandıktan sonra
taşıma kaplarına konulmalıdır.
7. Taşıma kapları, hastalık bulaşmalarını önlemek için, doğrudan toprağa
konulmalıdır.
8. Toplama yapan vasıflı işçilerin tırnakları kesilmiş olmalıdır.
9. Sanayi tipi meyve toplamasına alışkın ekiplere kesinlikle sofralık meyve
toplaması yaptırılmamalıdır.
10. Sabahın erken saatlerindeki çiğli, sisli, yağmurlu ortamda ve sulama sırasında
hasat yapılmamalıdır.
11. Meyveler, ağaç üzerinde tamamen kuruduktan sonra hasat edilmelidir.
12. Yere düşmüş meyve hiçbir zaman alınmama ve paketlenecek meyve ile birlikte
paketleme evlerine gönderilmemelidir.
Fotoğraf 3.4 :Kesilmiş portakalların bahçe kenarında paketlenmesi52
Toplama İşlem Basamakları
Ağacın önce yerden alınabilecek yükseklikteki meyveleri kesilmeli,
Meyve kesilirken zaman harcamamak için makasla meyve sapının herhangi bir
yerinden kesilmeli sonra makasla düğmenin ( kaliks ) hemen üzerinden
düzeltilmeli,
Kesilen meyve, özel toplama kabına ( bez torba, içi kaplanmış sepet veya lastik
sepet ) özenle konulmalı, atılmamalı,
Toplanan meyveler taşıma kaplarına itinayla boşaltılmalı,
Taşıma kapları üst üstte konduğunda başka bir kaba değmeyecek seviyeye
kadar doldurulmalı,
Taşıma araçları, uzun yola gidecekse mutlaka üstleri örtülmeli,
Meyveler paketleme evlerinde mumlama yapılmayacaksa dezenfekte edilmiş
maddeler katılmış sularla yıkanıp kurutulduktan sonra boylarına göre tasnif
edilerek sandıklara yerleştirilmelidir.
3.3. Pazara Hazırlama
Türkiye’de 2002 yılındaki toplam turunçgil üretiminin %65’i taze olarak tüketilirken
%25’i ihraç edilmekte, %10’u ise işlendikten sonra kullanılmaktadır.
Meyveler çeşitli teknolojilerle işlenebilmekteyse de dalından koparıldığında tüketime
hazır ürünlerdir. Çabuk bozulabilir nitelikteki bu ürünlerin tüketicinin istediği tazelik, biçim
ve zamanda, istediği yerde hazır bulundurmak gerekmektedir. En basit anlamı ile
pazarlama, ürünlerin üreticiden tüketiciye ulaştırılması ve bu arada meydana gelen olayların
incelenmesidir. Üretimin amaca ulaşmasını sağlayan ise pazarlamadır.
Fotoğraf 3.5: Manavda portakallar
Üreticinin arazi, emek, sermaye ve girişimcilik gibi üretim faktörlerini kullanarak
ürettiği ürün ancak iyi bir pazarlama sistemi ile tüketiciye ulaştığında gerçek ekonomik
değerini bulabilmekte, böylece de hem üreticisine ve hem de tüketicisine yarar
sağlamaktadır.53
Her ne kadar, hasat edilen meyveler, az miktarda olduklarında, bahçenin kenarında
tasnif edilip ambalajlanabilirse de; meyve çoğaldığında ve iyi bir ambalaj yapmak
istendiğinde mutlaka paketleme evleri (ambalajlama fabrikaları) kullanılmalıdır. Türkiye'de
üretilen bütün meyveleri işleyecek kapasitede paketleme evi bulunmaktadır. Bunlar
yetiştirme bölgelerine dağılmış durumdadır.
Fotoğraf 3.6: Portkalların boylara ayrılması (bir ambalaj ve paketlem fab.)
Taşıma kapları ile topluca paketleme evlerine getirilen meyveler, burada, bantlar
üzerinde önce ayıklanır, daha sonra yıkama bölümlerinde, özel ilaçlı sıvılarla ve fırçalarla
temizlenir. Gerekirse (özellikle ihracaat için) mumlanır ve kurutulur. Daha sonra, çaplarına
göre boylanarak, uygun boyutlardaki ambalaj sandıklarına yerleştirilir. Bu suretle, meyveler
iç ve dış pazarlama için, hazırlanmış olur.
İç pazarda çoğu zaman sadece kasalarla ilgili şehirlere taşınan portakallar doğrudan
semt pazarlarında ve manavlardaki tezgâhlarda alcısını bulabilmektedir. Bu maliyeti düşürür,
dolayısıyla fiyat düşer. Ama dayanıklılığını azaltır.
Portakallar üretim bölgesi, işlenebilme özelliği ve üreticinin pazarlama sistemi
alışkanlığı gibi bir dizi etmene bağlı olarak değişik kanallardan pazarlanmaktadır. Tüm
turunçgil pazarlamada olduğu gibi portakallar da yapılan bazı ekonomik araştırmalar üretici
düzeyinde yaygın olan pazarlama kanallarının;
Üretici - komisyoncu - perakendeci - tüketici
Üretici - toptancı - komisyoncu - perakendeci - tüketici
Üretici - toptancı (semt pazarları) - tüketici
olduğunu ortaya koymuştur.54
Portakal pazarlamasında, toptancı hallerinin önemli bir yeri vardır. Burada hizmet
verenler, büyük çoğunlukla komisyoncular, nadiren de üretici birlikleri ya da
kooperatiflerdir. Alıcılar ise, genellikle perakendeciler ve toplu tüketime yönelik hizmet
veren kişi ya da kuruluşlardır.
Üreticiler genellikle iş güçlerini üretime yönlendirdikleri için, pazarlama
fonksiyonuna yeterli zamanı ayıramamaktadır.
Portakallarda da üretici düzeyinde pazarlama çok azdır. Bunun yerine toptancı, ürünü
toptan alıp önce bahçe kenarlarında ön ambalajlama yapar. Ardından ya soğuk hava
depolarında ya da paketleme fabrikalarında ürünler işlenip iç veya dış pazara hazır hale
getirilir.
Yurt içinde, portakallar çoğunlukla üzeri açık kamyonlar ile ve bozulmayı önlemek
için de genellikle gece toptancı hallerine ya da diğer satış yerlerine taşınmaktadır. Soğuk
hava tertibatlı taşıyıcılar yalnızca diğer ülkelere yapılan dış satım için kullanılmaktadır.
Fotoğraf 3.7: Pazara hazır portakallar
Pazarlama üretimden tüketime kadar uzayan bir zincirdir. Bu zincirin birindeki
aksaklık tüm pazarlama etkinliğini düşürmekte ve üretimin anlamını yok etmektedir. Bu
nedenle portakalların pazarlanmasında üreticisinden son tüketicisine ulaştıran perakendeciye
kadar görev alan tüm birimlerin çok dikkatli ve hızlı hareket etmeleri gerekmektedir. Bu
yapılmadığı takdirde üretilen portakallar daha müşteriye çıkmadan ziyan olmaktadır.55
Fotoğraf 3.8: Ambalajlanmış-paketlenmiş tüketime hazır portakallar
Her türlü bozulmaya karşı hassas olan portakal pazarlamadaki başarının, çok dikkatli
bir hasat ile başladığı unutulmamalıdır. Hasat edilen tüm meyveler aynı boy ve kalitede
olmayacağı için, her boy ve kalite ayrı ambalajlanmalı ve güneş altında bırakılmamalıdır.
Daha önce de belirtildiği gibi pazarlama, üretim ve daha da geri giderek neyin
üretileceğine karar verme ile başlayan ve tüketiciye kadar uzanan bir zincirdir. Bu zincir
içerisinde değişik kişi ya da kurumlarca belirli hizmetler verilmektedir.
Söz konusu hizmetler sırasıyla şöyledir:
Gerekli yetiştirme tekniğini uygulayarak meydana getirilen ürünün, özenli bir
biçimde hasadı,.
Portakal hasadı takiben portakal türüne uygun olarak boylanması ve
ambalajlanması bir diğer pazarlama hizmeti,
Pazarlamanın üçüncü ana hizmeti ise ürünün en uygun şartlarda ilk satış yerine
taşınmasıdır.
Ürünün satış yerine ulaşması ile arz-talep karşı karşıya gelmekte ve böylece de fiyat
oluşmaktadır. Oluşan bu fiyat ise üreticinin üretim maliyeti ile fiyatı karşılaştırarak üretime
devam edip etmeme kararı vermesinin ana göstergesidir.
3.4. Depolama
Portakal depolaması için mumlama ve kabukta küf gelişmesi için önlem alınması
zorunlu görülmektedir.
Turunçgiller su oranları yüksek ürünler oldukları için uzun süreli depolamaya
dayanıklı değillerdir; bu nedenle de ekonomik anlamda stok yapılamamaktadır. Yalnızca
toptancılar arzı daha uzun bir döneme yayabilmek ve fiyatlardaki düşüşü önlemek amacıyla
özellikle limon ve az miktarda da portakal ve greyfurtu Orta Anadoludaki doğal mağaralarda
ve Kapadokya yöresindeki Peri Bacaları’nda belli bir süre muhafaza edebilmektedir.
“Portakallar 4-7Co
sıcaklıkta ve %85-90 nemde 1 ile 4 ay depolarda muhafaza
edilebilmektedir.”56
Tüm narenciyelerde olduğu gibi portakallarda da önemli hususlardan birisi
depolamadır. Depolamanın çok önemli avantajları bulunmaktadır. Bunlar;
Ağaç üzerinde oluşan kaliteyi, meyve tüketilinceye kadar muhafaza etmek,
Pazara düzenli olarak meyve arz edilerek, fiyat istikrarı sağlamak,
Özellikle ihracaat için, toplu ve düzenli meyve temin etmektir.
Bu avantajlardan yararlanabilmek için, meyveler mutlaka, soğuk depolara konularak
muhafaza edilmelidir.
Portakallar adi depolarda bekletilmez. Makine ile soğutulan modern depolara
konmadan önce de ambalajlanmalıdır. Depolanacak portakallar, ambalajlanmadan önce veya
ambalajlama sırasında, hastalıklara karşı mutlaka ilaçlanmalıdır. Aynı şekilde, soğuk
depolarda temizlenip ilaçlanmalıdır. Kullanılacak ilaçlar için, resmi kuruluşlardaki
uzmanlara başvurulmalıdır.
Ambalajlanmış meyveler, soğuk depolarda ambalaj kapılarının arasında hava
geçebilecek şekilde istiflenmelidir.
Fotoğraf 3. 9: Ambalajlanmış portakallar
Yapılan çalışmalara göre Türkiye' de üretilen taze meyvelerin en az %25' i tüketiciye
ulaşamadan çürüyüp atılmaktadır. Bunun başlıca nedenleri; depoların yetersiz
Bu ürüne ilk yorumu siz yapın!